Orhan Keskinsoy

                    TÜRKİYE GİBİ OLMAYALIM!

          Diyormuş, İranlı kimileri…Biz ne diyorduk?

          -Türkiye İran mı oluyor?

          Gelin bir tarih gezintisi yapalım;

          *Hz. Muhammed’in torunu Hz. Hüseyin’in(Hz. Ali’nin oğludur)  kızı Sukeyne, güzel ve zarif bir kadındı. 667 yılında doğan Sukeyne, yaşadığı döneme göre çok ileri derecede kadın hakları savunucusuydu…

          *Tarihsel kaynaklara göre, 3. Halife Osman’ın torunu Zeyd, kendisiyle evlenmek istediğinde, Sukeyne şunları istemişti;

          -Benim üstüme başka evlilik yapmayacaksın…

          -Cariye edinmeyeceksin…

          -Yüzümü açmama izin vermen şartıyla seninle evlenirim.

          Diyecek kadar yürekliydi.

          *Bu nedenledir ki siyasal İslamcılar(dinciler)

          *Hz. Muhammed’in torununun kızı olan, bu muhteşem kadından nefret ederler. Bir yerde adını geçirmemeye özen gösterirler.Hatta onu kötüler, aşağılar, hakkında kötü sözler söylerler(Özellikle Emevi sapkınları…)

          *Dünyada Sukeyne gibi kadınları öne çıkaran tek lider Mustafa Kemal Atatürk olmuştur.

          *Şimdi o ve onun gibilere çok gereksinim var.

          *Şu anda Müslüman Arap aleminde bile Sukeyne gibiler artık rağbet görüyor. Türkiye bundan kaçamaz!

          Son günlerde Suudi Arabistan’da kadınlara tanınan haklar gelecek için aydınlık günler vaat ediyor. İşte bazıları:

          -Yanlarında bir erkek olmadan da otomobil kullanabiliyorlar…

          -Kadınlar, helali(mahrem) olmayan erkeklerle el sıkışabiliyorlar(Türkiye’de bundan sakınan yüz binlerce kadının olduğunu bir düşünün)

          -Daha yakın zaman öncesinde kadınların giyimlerini denetleyen…Namaz saatinde açık tutulan dükkan sahiplerine ceza kesen, yanan bir kız yurduna itfaiyenin müdahale etmesini ve kızları kurtarmasını;kızların içeride ne durumda olduğunu bilmiyoruz, belki de çıplaktırlar gerekçesiyle engelleyen,çok sayıda kızın yanarak ölmesine sebep olan MUTAVVA isimli AHLAK POLİSİ örgütü neredeyse bitti.

          -Önceleri kadınlarla erkekler, ancak bir perde, engelin ayırdığı kafelerde bir arada oturabilirken

          -Son birkaç yıldır kadınlar ve erkekler aynı kafelerde oturabiliyorlar.

          -Bununla da kalınmıyor, kadınların böyle kafelerde seküler kıyafetlerle(tesettürsüz) hizmet etmelerine de izin veriliyor…

          Demem o ki dostlarım, sakın enseyi karartmayın…Burada hiçbir şey yoksa da her yerde bir Atatürk gölgesi var. Dünya onun ülkesine benzemek istiyor…Kimse bizi oradan geriye döndüremez.

          Vagonların çoğu raydan çıkmış olabilir. Unutmayın lokomotif hala raylar üzerindedir.

        -