içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Kaynayan kazan; CHP

2023 seçiminden bu yana aylar geçti. Ancak parti içerisinde ve tabanında sular durulmadı. Seçim sona erdikten bir süre sonra siyaset içeren yazılar yazmamaya, gazete okumamaya ve televizyon izlememeye karar vermiştim. Uzun süre de sözümü tuttum. O günlerde daha önce yazdığım gibi sinirlenmeden, düşünmeden yaşamın ne kadar güzel olduğunu fark etmiştim.  Ne var ki, gelişen olaylar, yaşananlar bazen insanın sözünden dönmesinde etkili oluyor. CHP’nin son halini, iç çalkantılarını, suçlamaları görünce bugünlük verdiğim sözden  dönmeye karar verdim.

Kısacası atı alanın Üsküdar’ı geçmesinden sonra CHP içerisindeki çalkantı bitmiyor. Kolay kolay biteceğe de benzemiyor.

Çevremdeki insanlarla konuştuğumda; CHP’ye gönül vermiş olanların umutsuzluğa düştüklerini ve bir daha sandığa gitmeyeceğim diyenlere tanık oluyorum. Onlara bunun bir vatan görevi olduğunu söyleyerek ikna etmeğe çalışıyorum.

Bizim toplumun garip yanları daha doğrusu saplantıları vardır; bazıları futbol takımı tutar gibi parti tutar, eleştiriye kapalıdırlar. Söylenenleri, yazılanları dikkate almaz; işlerine gelmezse yalan yazıyorlar, yalan söylüyorlar derler. Onları ikna etmek mümkün değildir. Bazıları da hiçbir kitap, gazete okumadan körü körüne bir şeylere inanırlar. Bazıları sosyal medyada klavye kahramanlığı! yaparak rahatlarlar…

Siyaset arenamızda ise seçimin suçlusu olarak; sanki bütün suç ondaymış gibi Kemal Kılıçdaroğlu gösterildi. Genel Başkan adaylarının bile söylenir oldu… Değişim sloganları atılmaya başlandı, her şey önümüzdeki kongrede belirginleşecek denildi.

Bence bu işten en kârlı çıkan iktidar partisi oldu. Böyle bir muhalefetle daha uzun yıllar iktidarda kalırlar…

Hepimizin bildiği bir sözcük vardır; suçu bir kişinin üzerine yüklerler sonra da vur abalıya derler

Kemal Kılıçdaroğlu seçim sırasında büyük çaba gösterdi. Çoğu kez yalnız kaldı, altılı masadakilerin kendisine tam olarak ayak uydurduğu söylenemez. Belki dinci kesimi karşısına almamak, altılı masadakilerden tepki almamak için laiklik ve devrimler üzerinde durmadı

Kılıçdaroğlu’nun yanlışları var mıydı?

Elbette vardı; bunun en başında altılı masadakilere verdiği tavizlerdi.

Altılı masanın kuruluşunun baştan yanlış olduğunu söyleyenler olmuştu ama onlara kulaklarını tıkamıştı. Onların yüzünden sol partilerle; özellikle İşçi Partisi ve Yeşil Parti ile ilişki kurulmadı.

Sonuç ortada…

Kemal Kılıçdaroğlu’na seçim sonrası yüklenmeler başladı.  İşin garibi de bunun  parti tabanından çok parti içerisinden yapılmış olmasıydı..

AKP’nin az farkla olsa seçimi kazanmasında en büyük faktör muhalefet olmuştur. Bugün seçim olsa bütün hayat pahalığına, geçim sıkıntısına rağmen iktidar yine kazanır diye düşünüyorum.

Şimdi yerel seçimler yaklaşıyor; AKP 2019 seçimlerinde başta İstanbul olmak üzere kaybettiği belediyeleri geri almak için çalışmalarını sürdürürken, CHP kongre ve genel başkanlık tartışmaları içerisinde…

 İnsanın aklına ister istemez Ezop’un karınca ile Ağustos böceği masalı geliyor…

Meşhur sözdür; dost acı söyler… CHP’nin yerel seçimde İstanbul başta olmak üzere güvendiği il ve ilçeleri kazanması artık hiçte kolay değil. Genel merkezin 198.812 sandığa sahip çıkması gerekirdi.  

Yapamadı.

CHP’de Kılıçdaroğlu’na karşı çıkanlar seçim sonrası seslerini yükselttiler. 

“İstifa etmeli”

Bir saniye bile o koltukta oturmamalı”

“Hemen gitmeli”

Kılıçdaroğlu’nun gittiğini düşünelim o zaman ne olacak?

CHP birden yükselişe geçip yerel seçimde peş peşe belediye başkanlıklarını mı kazanacak?

Kılıçdaroğlu’nun yerine kim gelecek?

Geldiğini farz edelim nasıl bir lider olacak?

İsmet İnönü’ye,  Bülent Ecevit’e mi benzeyecek?

Var mı öyle birisi?

Görünen köy kılavuz istemez:  Kılıçdaroğlu gider ve yerine bir lider getirilemezse yerel seçimler bir yana ilk genel seçimde baraj altında kalması işten bile  olmaz…

Siz bakmayın televizyonlarda ahkâm kesenlere…

Değişim isteyenler nasıl bir değişim istediklerini planlı programlı olarak açıklayabiliyorlar mı?

Bence havanda su dövmekten öteye gidemiyorlar.

Erzincan milletvekili Mustafa Sarıgül ne kadar da güzel söylemişti:

“Bu seçimi Kemal Kılıçdaroğlu kaybetmedi. Biz kazandıramadık.”

Onu eleştirenler önce kendi yanlışlarına bakmalı;  biz neden erken havaya girdik diye düşünmeliler…

Bu yazı 3364 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum