içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Pinana’dan Datça’ya Kadın ve Edebiyat Söyleşisi Yapıldı!

Datça Hızırşah Kültür Evi’nde yılın son günlerine doğru yaklaşılırken kültür-sanat etkinlikleri devam ediyor. 26.12.2023 tarihinde Datça’da yaşayan Yazar Ayşe Başak Kaban ve M.Özgür Mutlu, edebiyat ve kadın hakkında söyleştiler. İki yazar, Kaban’ın ‘’Pinana’’ adlı eseri üzerinden kadın, kadın sorunları ve kadın dayanışması gibi pek çok konuda derin sohbetlere daldılar.

Pinana’dan Datça’ya Kadın ve Edebiyat Söyleşisi Yapıldı!
Haberi Sesli Dinle

M. Özgür Mutlu, söyleşiye Ayşe Başak Kaban’ı kısaca tanıtarak başladı. Ardından Pinana kitabı hakkında yorumlarda bulunarak hissettiklerini aktardı. Daha sonra kitaba yöneltilen bir eleştiriyi dile getirdi: “Kitapta çok kadın karakter var ve her birinin erkek egemen anlayıştan mustarip olduğu bir sıkıntısı, derdi, yarası var. Seçilmiş örnekler gibi bir araya gelmeleri hayatın normal akışına aykırı.” Kitabı okurken kendisinin de ilk etapta bu eleştiriye katıldığını, ancak daha sonra aslında genel anlamda ülkede kadının durumuna baktığımızda bunun son derece sahici olduğunun farkına vardığını ifade etti. Kaban ise “Şu anda burada olan kadınlarla bir araya gelip sohbet etsek, her birinin böyle onlarca sıkıntısı olduğunu görürüz. Yani, eril bakış açısı nedeniyle kadının yaşadığı sorunlar aslında görülmek istenmeyen bir gerçek.”

‘’Ben Küçük Faraş Koyunu yazmıştım, meğer Datça’yı yazmışım.’’

 

Kaban, henüz Datça’ya gelmeden hayalindeki mekan tasavvuru ile aslında Datça’yı anlatmış olduğunu, bunu ise Datça’ya yerleşmeye giderken Balıkaşıran’ı ilk defa gördüğünde fark ettiğini gülerek anlatıyor. Eserini ise Datça’da tamamlamış. Bu durumdan oldukça etkilenen bir dinleyici, sizi Knidos Afroditi çağırmış olmalı, şeklinde yorumda bulundu.

 

Pinana’da öne çıkan karakterler üzerinden Mutlu, saf iyi ve saf kötü edebi karakterler konusunu gündeme getirdi. Bazı romanlardaki karakterlerin bu şekilde yaratıldığını ancak gerçek hayatta saf iyi ve kötünün bulunmadığını dile getirdi. Pinana’da tüm kadınlar iyidir ve tüm erkekler kötüdür gibi bir hataya düşülmediğini vurguladı. Kaban, “İlk çalışmalarımda ben de karakterlerimi böyle yarattım. Daha sonra bunun yanlış olduğuna karar verdim ve bu ayrımı karakterlerime uygulamadım. Eril bakış açısının kadın erkek fark etmeksizin var olduğunu, kadınların da farkına vararak ya da varmadan erkek egemen sistemin onaylayıcısı ya da sürdürücüsü olabiliyorlar,” dedi.

 

M. Özgür Mutlu, Ayşe Başak Kaban’a Latife Tekin’in kadın edebiyatçılara yaptığı ev metaforu eleştirisi hakkında ne düşündüğünü sordu. Kaban, düşüncelerini şöyle dile getirdi: ‘’Yazar, bana göre problem gördüğü bir şeyi yazar. Biz kadınların problemlerinin çoğu evde. Hayal gücüm ile görmeden Datça’yı yazdım. Sizleri alıp Fransa’nın bir köyüne de götürebilirim. Sadece manzara değişir belki ama derdimiz değişmezdi. Ben yazarken kendi iç dünyama gömülürüm ve okuyucuyu düşünmem. Yazıp bitirene kadar metin benimdir. Okura ulaştıktan sonra ise onundur’’.

 

Sadece edebiyata değil, hayata dair bu söyleşi izleyicilerin yorum ve sorularıyla tamamlandı.

Tarih: 28-12-2023

FACEBOOK YORUM
Yorum