Erdoğan Varol

Aşağıdaki satırlar geçen haftaki yazımdan alıntıdır. Anımsamanız için bir kere daha okumanızı rica ediyorum. 
“İsraillilerin Filistinlilere karşı başlattığı askeri harekatda 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana 33 bin 137 kişi öldü, 75 bin 815 kişi de yaralandı.
Tam bir soykırım yapılıyor Gazze’de. 
Düşünebiliyor musunuz? Tüm dünya da bu vahşedi kılını kıpırdatmadan izliyor, seyrediyor. Ne beklendiğini de kimse sorgulamıyor. Birleşmiş Milletler’in yaptığı toplantılarda iki büyük devlet, USA ve Rusya, savaşın durdurulması ve insani yardımların çarpışma bölgesine sokulması önerilerine bile “red oyu” veriyorlar.
İnsanlık, tüm dünya halkları Kadınların ve çocukların katledildiği bu dengesiz savaşı sakin sakin içine sindiriyor.
İnsanın, Hitler’in Yahudilere yaptığı soykırımı haklı göresi geliyor.”
*****
Peki neden? Dünya bu katliamı neden seyrediyor. Bence nedeni belli. Para yüzünden! Çok uzatmadan fikrimi söyleyeyim. Dünya Para Piyasası, tüm borsalar, zenginlik ve sermaye Yahudi iş adamlarının elinde. Bu nedenle akan kanın durdurulması çabaları akim kalıyor. Devletler para piyasalarının esiri oldukları için elleri kolları bağlı bu kanlı çatışmayı seyrediyorlar. Ama uyarı yapmaktan da geri kalmıyorlar. Uluslar arası uyarılara karşın Gazze’de katliamı sürdüren 
İsrail Devleti gün geçtikçe azıyor ve basın mensuplarına bile saldırmaya başlıyor. Cesaretli bazı gazeteciler bu saldırılardan nasibini alıyor. İsrail’in Nusayrat Mülteci Kampı’na yaptığı tank atışı sonucu aralarında TRT Arapça ekibinin de bulunduğu bir grup gazeteci yaralandı. İsrail’in gazetecileri tank atışıyla vurduğunu, yine cesareti olan bazı gazeteler yazıyor.
Umarım, insanlık bu trajediyi daha fazla uzatmaz. 

Ama bu yeni değil, Roma İmparatorluğu’nun yerine oturan son imparatorluk Osmanlı da Galata Bankerlerinden aldığı borçları ödeyemediği için tarihten silindi. Galata bankerlerinin büyük çoğunluğu da Yahudi idi. 
Öte yandan savaşın ve çatışmaların tarihi köklerini de anımsamak gerekiyor. 
Araplarla Yahudiler arasındaki çatışmaların “14 mayıs 1948’den beri sürdüğünü söylememiz gerekiyor. Belki de insanlar bu gerçeği bildikleri ve kanıksadıkları için olayı seyrediyorlar. 
*****
Konuyu noktalayıp bir meslektaşımın yazdıklarını buraya almak istiyorum. Daha doğrusu yurtdumuza dönmek istiyorum. TRT’den emekli Nevzat Kültür, 6 Nisan 2024 tarihinde gece yarısı saat 23:50’de şunları yazdı. 
“CHP'mi kazandı yoksa AKP'mi kaybetti?
Şimdi de TV kanallarının konu başlığı bu... 
Nasıl bir başlık ama?!
Akıllara seza...
Müthiş mantık.
Biber acıdır, gerçekler de acıdır; o halde biber gerçektir düz mantığındaki kadar müthiş ve Aristo'nun bile kemiklerini sızlatacak kadar da saçma... 
Aklım da karışmadı değil...
Zira, kanallarda koca koca insanlar bu konuyu ciddi ciddi tartışıyordu. 
Sevincimi bile yaşatmadılar bana... 
Acaba bugünkü tavla oyununu ben mi kazanmıştım yoksa arkadaşım mı kaybetmişti? 
Ya da yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan çıkmıştı? 
Bak sonunda ben de saçmalamaya başladım; en iyisi başka bir kanalı açıp farklı bir programı izleyeyim bari...”

Şimdi anlatabildim mi yazıma niye “VAH BAŞIMIZA GELENLER!” diye başlık attığımı?

Bugünlük de bu kadar!
Hoşçakalın! Sağlıcakla Kalın!
Datça Havadis’siz Kalmayın!