içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

ZİYA PAŞA HAKLI mı!

Üç haftadır bir “Eşek” hikayesi tutturdum gidiyorum. “Öyküler” adını verdiğim ilk hikayemde sırtlarındaki yaralardan kurtulmak için uğraşan eşekleri anlatmış ve yazımı şöyle bağlamıştım.
“Nihayet bir gün eşekler toplanıp, eski semerciden kurtulmak için değil de eşeklikten kurtulmak için dua etmeye başlamışlar.”
“Bilmem biz bugün ne yapacağız. “Semerciden” mi “Eşeklikten” mi kurtulacağız.”
Maalesef 14 mayıs pazar günü yapılan seçimlerde ne semerçiden ne de eşeklikten kurtulabildik. Yani “Başaramadık!”
Hatta parlamentoya Türk askerlerini diri diri yakan bir partinin milletvekillerini bile soktuk.  Şimdi parlamentomuzda “Hizbullah” terör örgütüne mensup iki mebusumuz var. 
Milletvekili seçilenler mecliste şerefleri ve namusları üzerine yemin edip görevlerine başladılar. Biz de onları izlemeyi sürdüreceğiz!
Yazımda Aziz Nesin’in 60 sene önce yazdığı “Nişan alan Eşek!” hikayesini de aktarmıştım. Zevkle okunduğunu tahmin ediyorum. 
28 Mayıs 2023 Pazar günü yayınlanan makalemde de kuyuya düşen bir eşeğin nasıl kurtulduğunu anlatmıştım. O yazı da şöyle bitiyordu:
“Hayat üzerinize hep toprak atacaktır; her türlü pislik ile kuyudan çıkmanın sırrı, bu pisliği silkeleyip bir adım yükselmektir. 
Sıkıntılarımızın her biri bir adımdır. En derin kuyulardan bile yılmayarak, usanmayarak çıkabiliriz. Silkelenin ve biraz daha yukarı çıkın.”
Bu üç hikayedeki eşeklerden hangisine benzediğinizi siz bulacaksınız. 
Ben kendimi üçüncü hikayedeki eşeğin yerine koyuyor ve yılmadan mücadele etmeye devam edeceğimi beyan ediyorum! Bakalım hayat bize bu kez hangi tarafını gösterecek!
*****
Bugün de size Ziya Paşa’yı anlatmak istiyorum. 
Ziya Paşa, Osmanlı İmparatorluğu'nda 19'uncu yüzyılın en önemli devlet adamlarından birisidir ve Tanzimat edebiyatının en fazla eser veren yazarlarındandır. Doğum adıyla Abdülhamid Ziyâeddin olan Paşa, Tanzimat devri devlet ve fikir adamı, gazeteci ve şairdir.. 
1825 yılında  İstanbul’da doğmuş  17 Mayıs 1880’de Valilik yaptıağı sırada Adana’da ölmüş ve orada defnedilmiştir. Adana’da kendi adını taşıyan bir türbede yatmaktadır.


Aşağıdaki şiiri meşhurdur.
Ziya Paşa’nın Terkib-I bendenin tümünü aşağıya aldım, çünkü şiir okunmaya değer. Eşek’likle ilgili olan mısralarını işaretledim

*****
Pek rengine aldanma felek eski felektir
Zîrâ feleğin meşreb-i nâ-sâzı dönektir

Yâ bister-i kemhada ya viranede can ver
Çün bay u gedâ hâke beraber girecektir

Allah`a sığın şahsı halimin gazabından
Zîrâ yumuşak huylu atın çiftesi pektir

Yakdı nice canlar o nezâketle tebessüm
Şîrin dahi kasdetmesi cana gülerektir

Bed-asla necâbet mi verir hiç üniforma
Zer-dûz palan ursan eşek yine eşektir

Bed-mâye olan anlaşılır meclis-i meyde
İşret güher-i âdemi temyize mihektir

Nush ile yola gelmeyeni etmeli tekdir
Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir


Nâ-danlar eder sohbeti nâ-danla telezzüz
Dîvânelerin hem-demi dîvâne gerektir

Afv ile mübeşşer midir ashâb-ı merâtib
Kânûn-ı ceza âcize mi hâs demektir

Milyonla çalan mesned-i izzette ser-efrâz
Birkaç kuruşu mürtekibin câyı kürektir

Îmân ile din akçadır erbâb-ı gınâda
Nâmus u hamiyyet sözü kaldı fukarada


Kısacası siz “eşek” olursanız semer vuran çok olur. 
Bilmem hoşunuza gitti mi? Ya da şöyle sorayım Ziya Paşa haklı mı, değil mi?

 

Bugünlük de bu kadar!
Hoşçakalın! Sağlıcakla Kalın!
Datça Havadis’siz Kalmayın! 

Bu yazı 2255 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum