-
İsmail Fidanay
Tarih: 02-07-2025 10:19:00
Güncelleme: 02-07-2025 10:19:00
Bir ülke düşünün, üstelik cumhuriyet ile taçlandırılmış, demokrasi ile yönetilmiş, dönem dönem küçüklü büyüklü, amalı, dış güçlü, iç hainli darbelere maruz kalmış, sefalet yaşamış, tehditler almış ve hepsinden inanılması güç bir şekilde dimdik ayakta kalarak kurtulmuş. Ve bu süreçlerin tamamında küçük bir iki baraj kazasını saymazsak, ülke yönetiminde yer almış bir partidir CHP.
Parti içi muhalefetlerine çokça şahit olduğumuz hizipçilik, hatta en olmaz partilerle masa ortaklıkları, gizli protokoller, hiç beklenmedik bir yerde parlamento da evet denen dokunulmazlık dosyaları, demokrasi adına konuşması beklenirken bir anda faşist söylemlerle kürsülere çıkan milletvekilleri, hatta bir başka partiyi belediyeye sokmayacağım diyerek seçim kazanan CHP belediye başkan adayları. Bir ilde fazlaca artan yabancı göçüne karşın tedbir almak adına çiğnenen kanunlar, genel merkeze kazan kaldırmalar, genel başkana koltuk fırlatmalar…
Daha dün, Kılıçdaroğlu'nun Ankara-İstanbul arasında ayakları şişene kadar yürüyüşü herkes tarafından ayakta alkışlanmıştı. Aynı Kılıçdaroğlu bugün çok miting yapılıyor diye kendi partisini eleştirmekten de geri kalmıyor…
Şimdilerde ise mutlak butlan sorunsalı ile ‘düzeltiyorum hukuki bir süreç’ bundan sonra neler olacağını tartışmaya başladık.
Mevcut genel başkan kendinden emin, hukuk buna izin vermez diyor..
Dede kızgın, dede hırslı, dede rövanş peşinde.
Dedenin kazanmak uğruna imzaladığı gizli protokollerden zaten sicili yaralı…
Mahkeme sonucu ne olur? Ya da dava nasıl sonuçlanır? Diğer yorumcular kadar net ortaya koyabileceğim bir bilgi ya da ön okumam yok. Kimin işine yarayacak? Sonraki süreç nedir? Planlama nedir? Buradaki proje kimler tarafından uygulanmaktadırBilmiyorum.
Gazete, televizyon ve sosyal medya platformlarında (gerçek gazetecileri tenzih ederek) yorumcu sıfatlı bazı kişilerin süreci değerlendirme kılıfı ile yarattıkları toplumsal ayrışma ise endişe vericidir. Kime neye-niye hizmet ettikleri meçhul bu kişilerin bazıları karşı partili (!) bazıları CHP’li, bazıları ise şaka gibi ama demokrat-vatansever - bağımsız Türkiye sevdalısı olduklarını bile iddia edecek kadar özgüvenli. Oysa siyasi yorum başlığı ile kurdukları her cümle toplumu ayrıştırmaya yöneliktir.
Toplum dikkatli olmak zorundadır.
CHP’li basın ise tam bir kaos içinde. Kılıçdaroğlu karşıtlığı/ taraflılığı şuursuz demeçlere, tutarsız görüşlere ve en vahimi edepsiz suçlamalara, ithamlara, iftiralara evrilmiş durumda…
İki cephe oluşmuş ( şimdilik) ve iki tarafta partiyi ele geçirme yarışında. Dedelerinden miras kalan tarlanın kavgasını güden amca çocukları gibi….İktidar karşıtlığı bile birleştiremiyor onları… Gerçek CHP’liler bir gün onlara Peki siz kimsiniz? sorusunu yönelttiğinde cevapları ne olacak. (Bu soru için henüz çok geç kalınmamıştır varsayımı ile)
Dede konusuna geri dönersek;
Evet Kılıçdaroğlu çok hata yaptı, çok yanlış insanlarla yol yürüdü ve çok büyük zararlar verdi hem partiye hem ülkeye hem de kendine…
İddia odur ki, kurultayda hile yapıldı ve Kılıçdaroğlu kaybetti. Çok kıymetli dedemiz Allah aşkına onca seçim kaybettin hiç biri zoruna gitmedi de şimdi kendi tabanına karşı kaybetmeyi mi sindiremiyorsun … ?
Dur artık Piro… olmadı… kaybettin… üstelik hançerlendiğin de doğrudur, arkadan iş çevirenleri de biliyor halk ama siyaset tam da böyle nankör bir müesesedir.
Hikmet Çetin eski Genel Başkan sıfatıyla dakikalarca ayakta alkışlandı!!! Var sebebini sen düşün. Çok değerli pırıl pırıl bir geçmişin var. Saygısızlığı hiç hak etmiyorsun. Niyetin, çaban, emeğin, aldığın riskler hiç unutulmazdı eğer bu kaosun bir parçası olmasaydın.
Gerçek partililerin sana yapılan hadsiz eleştirilere karşı elbette bir duruşu olacaktır. Bu senin haklı olduğun anlamına gelmez.
Değerli bir kısım basın mensupları, değerli bir kısım Kılıçdaroğlu taraftarları,değerli Kılıçdaroğlu karşıtları durun artık, aslında siz kardeşsiniz …
- İnsan bir başkasını en çok yaralarından tanır…
- Deprem üzerine…
- Kırmızı Pazartesi…
- Erken seçim mi…
- Haber kaynakları…
- Er Rayn’ı Kurtarmak
- Tarih seni yazmayacak Kılıçdaroğlu…
- DEMOKRASİ
- Patolojik narsisizm-Donald Trump
- Bilinçli izleyici olmak …
- Biz namuslu yaşadık
- Beslenen şiddet, tüketilen değerler ve medya…